eski bir dosta

ah sevgili dostum,

buna belki zayıflık, sevgi israfı diyenler olacak,
ama ben geçmişimde bıraktıklarımı, kırıldıklarımı, beni yerlebir edenleri hala sevmeye devam edebilirim. ediyorum da... seni sevmeye, hala en güzel gençlik anılarımın sahibi olduğuna inanmaya devam etmem gibi.... ben mesela biliyorum senden daha fazla güldüğüm biriyle karşılaşmayacağımı,
ama bazen sevdiğin, zaafın olan birinin yanında değil doğrunun yanında olmalısın.

ben birini seviyorsam başkalarının dediklerini umursamam, bana muamelesine de bakmam... bazen kendime olan muameleyi değerlendirememe hastalığım var belki de o yüzden...
senin başkalarına muamelen, başkalarına olan tavrın beni sana karşı tüketti


sen mi beni yoksa ben mi seni zehirliyordum bilinmez ama ikimizin dostluğu bir doğru oluşturmuyordu...

ikimizin dostluğu evrene iyilik katmıyordu


ben biliyorum senin bu haykırmaların sadece beni sevmenden, benim de susuşlarım sadece seni sevmemden...
ben seni hala çok iyi tanıyorum, bu yüzden beni çok özlediğini biliyorum, benim de seni özledğim gibi

sana yalnızlık iyi gelecek sevgili dostum.
sen yalnızlıkla, bazı eylemlerini meşrulaştırmadıkca daha iyi bir insana dönüşeceksin.
belki de her eylemi meşrulaştırmak gerekmiyordur, biz belki de suç ortaklığını abarttık...
ama ben dayanamaz oldum, ben seni sevdim de senin yanındayken kaybolan benliğimi sevmedim... senin yanındayken kendimi sevmedim... ama benim asla söyleyip de atamadığım kırgınlıklarım senden tek celsede çıktı işte bu da benim hatam... senin nefretini meşrulaştırmaktan başka işe yaramıyordum, sana hiç diyemedim bu bana uygun bir hareket değil diye?
yanımda kırdığın insanlara şahit oldukça benden ben gitti.... belki de benim kırma şeklim de sana uygun değildi... belki sen de benim nokta atışı attığım yerleri sevmedin, gittiğim yolu sadece tahammül ettin, kelimelerimi onaylamadın ama onaylar gibi yaptın...

biz bu yaşımıza erdiğimizde iki farklı insana dönüştük ve birbirimize veda etmek zorunda kaldık... olan bu...

senle benim dostluğum, bizim bu dünyada açtığımız o delik, o varoluş karanlık olmaya başlamıştı. ben sadece o delikten vazgeçtim ve seni uzaktan sevmeye ve özlemeye karar verdim. deneyebilirsin sen de, bişe yok, hala sevilebiliyor, şahsen inkar etmek ve kinle dolmak, en güzel yılları söndürmekten başka işe yaramıyor.
 sürekli içinde beni kötülemeye eylemlerimi yargılamaya da çlaışma, inan bak çok yorucu, sen benim eylemlerimle benden gidince mi karşılaştın hem? Biz birbirimizi iki farklı insanken sevmedik mi zaten? zaten eylemlerimizin karşılıklı tutarlılığı mı vardı ki?

ben senin eylemlerinle sen gidince karşılaşmadım, neden büütn gün bu kız da böleydi şöyleydi diyeyim... ben hergün seni daha çok sevebilmek için beni mutlu ettiğin günleri düşünyorum...
gün olur belkş yol yine kesişir diye.... kesişmez gibime geliyor çok farklı iki insan olduk ama bana kattığın farklılığa hayranım....


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Çobanı Seyr

Fantom Uzuvları Algılama olayı ve Dışımızdaki dünyayı nasıl oluşturuyoruz

kime şiir yazılır, kime yazıyorum ben bu şiirleri, insana olmadığı kesin be kardeşim