eski bir dosta

ah sevgili dostum, buna belki zayıflık, sevgi israfı diyenler olacak, ama ben geçmişimde bıraktıklarımı, kırıldıklarımı, beni yerlebir edenleri hala sevmeye devam edebilirim. ediyorum da... seni sevmeye, hala en güzel gençlik anılarımın sahibi olduğuna inanmaya devam etmem gibi.... ben mesela biliyorum senden daha fazla güldüğüm biriyle karşılaşmayacağımı, ama bazen sevdiğin, zaafın olan birinin yanında değil doğrunun yanında olmalısın. ben birini seviyorsam başkalarının dediklerini umursamam, bana muamelesine de bakmam... bazen kendime olan muameleyi değerlendirememe hastalığım var belki de o yüzden... senin başkalarına muamelen, başkalarına olan tavrın beni sana karşı tüketti sen mi beni yoksa ben mi seni zehirliyordum bilinmez ama ikimizin dostluğu bir doğru oluşturmuyordu... ikimizin dostluğu evrene iyilik katmıyordu ben biliyorum senin bu haykırmaların sadece beni sevmenden, benim de susuşlarım sadece seni sevmemden... ben seni hala çok iyi tanıyorum, bu yüzden ben

öğleden sonraki beden-beden derslerini sevmezdim

beni masalların değil gerçeklerin uyuttuğu aleme beden dersinde atamadığım ters takla yüzünden bulandım.

beden dersi en kötü dersimdir. ne zaman hoca takla at dese ben yarısında sağıma veya soluma doğru seğirir düşerim. voleybol oynarken bana doğru gelen top son durağını burnumun en üstünde yapar. ellerim bir türlü topa kavuşmaz.

bedenim koşarken bana çok ağır geliyor. ama düşünürken bir tırtıl gibi hafifim.

zira bedenimle, dilimle, gözümle barışma sözü verdim. kaos kimi zaman beni çok ele geçiriyor. seviyorum düğümlerin arasında kaydırak yapmayı da işte büyük resim buna müsaade etmiyor.

kafamın içinde çöl fırtınası varken ben bu fırtınanın içindeki tek bir taşı dilimden çıkarmaya çalışırken bir nevi doğuruyorum.

kelimeleri doğurmayı öğrensem neler neler anlatırdım.

bedenimden hemen içerde fazla bişeler oluyor. çok karışık. bazı hislerin anlamını dahi bilmiyorum. bu yüzden japonca öğreneyim dedim. evet sırf anlam dünyamı genişletmek ve içimdeki anlam veremediğim o duygunun ismini bulabilmek için.

belki zazaca öğrensem veya kürtçe veya sankritçe öğrensem de olur. belki ordadır. bilmiyorum.

Melekler Ademin günah işleyeceğini söylemişlerdi. Adem kan döküyor. Adem çok kan döküyor. Ademin kan dökeceğine dair bilgi varken Adem niye geldi?






Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Çobanı Seyr

Fantom Uzuvları Algılama olayı ve Dışımızdaki dünyayı nasıl oluşturuyoruz

kime şiir yazılır, kime yazıyorum ben bu şiirleri, insana olmadığı kesin be kardeşim